Kariyerinizin başlarında, denetim alanından işe alım alanına kaymışsınız. PageGroup'a katılmaya nasıl karar verdiniz?

İngiltere’de master ve doktora programlarımdayken iş fırsatları için takip ettiğim, en bilindik işe alım firması olmasından dolayı Türkiye’ye döndüğümde de Page Group’a özgeçmişimi ilettim. Doğrusunu söylemek gerekirse kısa bir denetim ve üzerine akademik çalışma sonrasında Page Group ile görüşene kadar işe alım aklımda olan bir iş kolu değildi. Beni ilk çeken kurum kültürü ve yapılacak işin çok yönlülüğü oldu. Genç, dinamik, istekli ve yaptığı işin sorumluluğunun bilincinde olan potansiyel insanlar ile tanıştım. Global, kuvvetli ve marka değeri yüksek bir kurumda bu kişilerle birlikte çalışmak benim için oldukça güzel bir fırsattı ve bu şekilde Page Group’taki kariyerim başladı.

Denetim alanındaki önceki deneyim ve becerilerinizden herhangi biri, işe alım sektöründe bir kariyere hazırlanmanıza yardımcı oldu mu?

Denetim tecrübem nedeniyle finansal hizmetler departmanında başladım. Yapılan işin niteliği ve detayları konusunda bu deneyimim oldukça fayda sağladı. Denetim tecrübesine ek olarak, doktora programım kapsamında tamamlamış olduğum sosyal araştırma metotları üzerine tezsiz yüksek lisansım da bana doğru kaynakları hedeflemem konusunda oldukça yarar sağladı diyebilirim. Danışmanlık rolü, önceki tecrübelerin kullanabildiği ve bu tecrübe alanından da kopulmadığı bir roldür. 

Page'deyken de, Michael Page'den Page Executive'e geçmişsiniz. 2 işe alım türü arasındaki temel farklar nelerdir?

İki markanın yaklaşımı, metotları, süreçleri tamamen farklı. Michael Page’de bir orta düzey yönetici istihdamı tarafında hem kaliteli, hem hızlı bir proje yönetmeniz gerekmektedir. Seçenekler hem aday hem proje tarafında çok daha fazla. Farklı opsiyonları değerlendirme, farklı seçenekler yaratma ve daha esnek yaklaşımlar varken Page Executive’de bunlar daha sınırlı.

Page Executive’de işe alımını yaptığınız üst düzey yönetici kendi kariyerine ek tüm şirketin ve o şirketteki tüm çalışanların akıbetini belirler. Bu perspektifte çalışmaktayız. 3 haftalık bir süre içerisinde o rol için uygun olabilecek tüm potansiyel adaylarımız ile tanışıp, yetkinliklere ek olarak kurum kültürüne uyum, liderlik özellikleri gibi konulara da oldukça odaklandığımız süreçler yönetmekteyiz ve bunu ilgili test süreçlerimizle de desteklemekteyiz. Page Group danışmanları, 360 derece iş modeline dayalı olarak bu dinamikleri her seviye için yapmakla birlikte Page Executive’de bu bir adım daha öteye taşınmaktadır.

Ayrıca, Yönetici pozisyonlarına ilişkin işe alım süreçlerinin belirli zorlukları ve avantajları nelerdir?

Üst düzey adayların ulaşılabilirliği diğer seviyelere göre daha az, biz bu konuda Page Executive markasının gücünü çok hissediyoruz. Her zaman aktif iş arayışı olan adaylardan ziyade bizim doğrudan ulaştığımız adaylar da süreçlerimizde yer almakta. Bu noktada kurum güvenilirliği bu tanışıklığı sağlamamızda fayda yaratmaktadır. Süreçlerimiz hem bizim hem de firmaların ince eleyip sık dokumasından kaynaklı daha uzun sürmektedir. Danışman olarak bu özeni projeye aktarabilmek adına limitli sayıda proje alıp yönetmemiz gerekmektedir. Bu iş yoğunluğu dengesini kurabilmek, kaliteli bir süreç yönetebilmemiz için en önemli noktalardan birisidir, bu karşılaşılan en büyük zorluklardan biridir diyebilirim.

Avantajları ve iş tatmini olarak baktığınızda da Michael Page’de bir kişinin ve/veya ona bağlı bir ekibin hayatını değiştiriyorsunuz ama Page Executive’de çok farklı başarı hikayelerine vesile oluyorsunuz. Bir şirketin en tepesindeki kişinin işe alım sürecini yönetmek, sonrasında da büyüme süreçlerini, ekiplerine yeni kişiler katma yolculuklarını gözlemlemek işimizin sağladığı en büyük keyiflerden bir tanesidir.